Köy Muhtarlıklarının Kira Sözleşmeleri Geçerlidir
6360 Sayılı Kanunla 30.03.2014 tarihindeki Belediye Seçimleri ile Tüzel kişilikleri kaldırılan Köy Muhtarlıklarının; bu tarih öncesinde gerçek veya tüzel kişilerle yaptıkları bir özel hukuk işlemi niteliğindeki kira sözleşmelerinin; aynı kanunun geçici 1. maddesi gereğince devredildikleri belediyeleri de bağlayacağı; bu nedenle anılan sözleşmelerin konusunu oluşturan taşınmazlar için fiili kullanan işgalci telaki edilerek ona karşı ecrimisil tahakkuk ettirilmesinin hukuka uyarlığı bulunmadığına kanaatiyle; davalı belediyeye karşı açtığımız davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar metni aşağıdadır:
T.C. İSTANBUL BÖLGE İDARE MAHKEMESİ 10. İDARİ DAVA DAİRESİ
ESAS NO: 2019/924 KARAR NO: 2019/1194
Karşılıklı İstinaf Yoluna Başvuranlar
(Davacı) : .............. Sitesi Kat Malikleri Kurulu Adına Site Yöneticisi H.........G..........
Vekili : Av. Sedat Kasrat
Balat Mah., Sıhhiye Cad., 54. Sok., Offıce-4200 İş Merkezi, No:2, K:3, D:37 Nilüfer/BURSA
(Davalı) : M..... Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. F.................................
Mudanya/BURSA
İstemin Özeti :Bursa İli, ..... İlçesi, Mürsel Mahallesi, ...... parselin batısında yer alan ve davalı idarenin tasarrufu altındaki park alanının 564 m²'sinin basketbol sahası, tenis kortu, bekçi evi ve otopark olarak işgal edildiğinden bahisle 01/04/2014-30/10/2017 tarihleri arasındaki dönem için davacıdan 76.059,57-TL ecrimisil istenilmesine ilişkin 07/02/2018 tarih ve 3602 sayılı ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin iptali istemiyle açılan davada, dava dosyasındaki bilgi ve belgeler ile yerinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu işlemin 55.308,38-TL ecrimisil istenilmesine ilişkin kısmında hukuka aykırılık, aşırı yüksek ecrimisile ait 20.751,19-TL kısmında ise hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin kısmen iptali, davanın kısmen reddi yolunda Bursa 2. İdare Mahkemesince verilen 24/10/2018 tarih ve E:2018/211, K:2018/1189 sayılı kararın, aleyhe olan kısımlarının hukuka aykırı olduğu iddialarıyla kaldırılması ve işin esası hakkında yeniden karar verilmesi davacı ve davalı idare tarafından istenilmektedir.
Savunmaların Özeti : Savunma verilmemiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Onuncu İdare Dava Dairesince gereği görüşüldü:
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun "belediyelerin yetkileri ve imtiyazları" başlıklı 15. maddesinin sondan ikinci fıkrasında, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 75. maddesi hükümlerinin belediye taşınmazları hakkında da uygulanacağı; 2886 sayılı Kanun'un 75. maddesinde ise, Devletin özel mükiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malların, gerçek ve tüzelkişilerce işgali üzerine, fuzuli şagilden, bu Kanunun 9. maddesindeki yerlerden sorulmak suretiyle, 13. maddesinde gösterilen komisyonca takdir ve tespit edilen ecrimisilin isteneceği, ecrimisil fuzuli şagil tarafından rızaen ödenmez ise, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunacağı, kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren, işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm varsa ona göre hareket edileceği, aksi halde ecrimisil alınacağı kuralına yer verilmiştir.
6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesinin 3. bendinde ise, "1 inci maddeye göre tüzel kişilikleri kaldırılan belediye ve köylerin personeli, her türlü taşınır ve taşınmaz malları, hak, alacak ve borçları, komisyon kararıyla ilgilisine göre bakanlıklara, büyükşehir belediyesi, bağlı kuruluşu veya ilçe belediyesine devredilir. Devir işlemi ilk mahalli idareler genel seçimi itibarıyla uygulamaya konulur." hükmü yer almaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden; Bursa İli, ...... İlçesi, ....... Mahallesi, ..... sayılı parselin batısında yer alan park alanının 564 m²'sinin davacı site tarafından basketbol sahası, tenis kortu, bekçi evi ve otopark olarak işgal edildiği gerekçesiyle 01/04/2014-30/10/2017 dönem için 76.059,57-TL ecrimisil istenilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı; ecrimisile konu taşınmazın ise 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun yürürlüğe girmeden önce buraya tasarruf eden Mürsel Köyü Muhtarlığı tarafından, 31/10/2002 başlangıç tarihli kira sözleşmesiyle 49 yıllığına davacıya kiraya verildiği anlaşılmaktadır.
Devletin veya belediyelerin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malların gerçek ve tüzel kişilerce izinsiz kullanılması halinde fuzuli işgalden söz edilebileceği ve bu şekilde bir kullanımın varlığı tespit edilebiliyor ise, o yerden ecrimisil alınabileceği gibi taşınmazın tahliyesinin de istenebileceği, ancak, taşınmazın tahsis edilmesi, kiralanması veya verilen rıza veya muvafakate dayalı olarak kullanılması hallerinde ise ecrimisil istenemeyeceği açıktır. Uyuşmazlıkta ise Mürsel Köyü tüzel kişiliğinin 5216 sayılı Kanun kapsamında Mudanya Belediye Mücavir Alan Sınırları içerisinde kalmakta iken, 6360 sayılı Kanun uyarınca tüzel kişiliği kaldırılarak Mudanya Belediye Başkanlığına bağlı mahalle haline dönüştüğünden daha önce ilgili köy tüzel kişiliğinin tasarrufunda bulunan dava konusu taşınmazın 6360 sayılı Kanun uyarınca davalı idareye devredildiği, yukarıda değinilen kira sözleşmesinin de süresinin henüz dolmadığı, dolayısıyla gerek 6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi kapsamında devrolunan taşınmazların hak, alacak ve borçlarıyla birlikte devrolunan idareye geçeceği hüküm altına alınmış olduğundan, gerek özel hukuk hükümlerine göre kira sözlemesinde sözleşme tarafının değişmesi durumunda kira ilişkisinin bütün sonuçlarıyla ortadan kalkmasına neden olmayacağı, kira sözleşmesini sona erdirme sebepleri varsa yahut sözleşme süresi dolmuş ise fesih bildirimiyle ya da adli yargıda verilecek bir kararla veya tarafların karşılıklı rızası ile kira sözleşmesinin sona ermesinin mümkün olabileceği de dikkate alındığında, halihazırda geçerli bir hukuki ilişkiye bağlı olarak taşınmazı kullanmakta olan davacının fuzuli şagil sayılamayacağı açık olup, bu haliyle dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinde yargılama giderleri ile ilgili olarak bu Kanun'da hüküm bulunmayan hallerde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ilgili hükümlerinin uygulanacağı öngörülmüş, anılan Kanun'un 326. maddesinde, Kanun'da yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştıracağı hükmüne yer verilmiştir. Olayda, keşif ve bilirkişi incelemesine dayalı olarak karar verildiği ve dosyada sarf kararı düzenlendiği halde keşif ve bilirkişi masrafının yargılama giderleri arasında yer verilmediği anlaşıldığından, konu İdare Mahkemesi kararı bu yönüyle de usule ve yasaya aykırı görülmüştür.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin istinaf başvurusunun reddine, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, Bursa 2. İdare Mahkemesince verilen 24/10/2018 tarih ve E:2018/211, K:2018/1189 sayılı kararın kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 1.776,51-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.362,00-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, istinaf kanun yolu aşamasında karşıladığı 9,00-TL yargılama giderinin davalı idarenin üzerinde bırakılmasına, 151,29 TL artan keşif masrafı ile posta gideri için alınan paranın kullanılmayan kısmının ilgililerine iadesine, kararın taraflara tebliği için dosyanın ait olduğu Mahkemeye gönderilmesine, 25/04/2019 tarihinde kesin olarak ve oybirliğiyle karar verildi.